İğneada, Kırklareli’nin Demirköy ilçesinde yer alıyor ve 22 kilometrelik sahil şeridine sahip. Türkiye’nin en büyük longoz ormanlarından biri olan İğneada, Longoz Ormanları ile ünlü.
Küçük bir kasaba olmasına rağmen İğneada’da gezilecek birçok yer bulunuyor. Meşe ormanları, ince kumlu sahilleri, gölleri ve temiz havasıyla huzurlu zaman geçirmek isteyenlere uygun bir destinasyon.
İstanbul'a yakınlığı ile günübirlik kaçamakların gözdesi olan İğneada, 2-3 günlük bir konaklama ile de keyifli bir tatil imkanı sunuyor. Tabiatla iç içe huzurlu anlar yaşamak ve unutulmaz anılar biriktirmek isteyenlere ideal bir rota.
İğneada gezilecek yerler arasında İğneada Longoz Ormanları, Mert Gölü, Saka Gölü, Beğendik Köyü, Limanköy Feneri ve Dupnisa Mağarası bulunuyor. Planlı bir gezi ile bu güzel kasabanın tadını çıkarabilirsiniz.
-
İğneada Longoz Ormanları Millî Parkı
2007 yılında kurulan İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı, 3.155 hektarlık bir alana sahip. Bulgaristan sınırına yakın konumunda bulunan park; bataklıklar, ormanlar, göller ve kıyı kumullarını içeren zengin bir ekosisteme ev sahipliği yapıyor. Meşe, kızılağaç ve dişbudak ormanlarının yanı sıra, tırmanıcı bitkiler de yaygın.
Kır tavşanı, ağaç sansarı, porsuk gibi memelilerin yanı sıra ak kuyruklu kartal, yeşil ağaçkakan, kara leylek olmak üzere farklı kuş türleri burada yaşıyor. Demirköy’e 25 km uzaklıktaki İğneada Longoz Ormanları ulaşımı da oldukça kolay. İstanbul’dan hareket eden otobüslerle buraya ulaşabilirsiniz. Ayrıca çevresinde konaklama tesisleri bulunuyor. Sakin bir hafta sonu geçirmek isterseniz buradaki otel veya pansiyonlardan yer ayırtabilirsiniz.
Sislioba Kalesi, İğneada yakınlarında ormanın derinliklerinde gizlenen bir tarih hazinesi. Roma Dönemi'nde inşa edilen kale, zamanla Bizans Dönemi'nde de kullanıldı. Sislioba Köyü'nden 4 km uzaklıkta bulunan kaleye, orman içinden yürüyerek ulaşabilirsiniz. Kaleye vardığınızda, düzgün yontulmuş yerel taş ve beyaz kireç harcıyla inşa edilen yapının kalıntıları ile karşılaşacaksınız. Kuzeydoğu surları kısmen ayakta olsa da, kale büyük oranda yıkılmış durumda. 24 saat açık olan Sislioba Kalesi'ni ücretsiz olarak gezebilir, tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bu büyülü yeri keşfedebilirsiniz.
-
Demirköy Fatih Dökümhanesi
Demirköy Fatih Dökümhanesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk savaş endüstrisi merkezi olarak biliniyor. İstanbul’un fethinde de önemli bir rol oynamış. Sivriler mevkiinde bulunan dökümhane, 10 bin metrekarelik geniş alana sahip. Yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen eserler buradaki açık hava müzesinde sergileniyor. Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethi için kullandığı "Şahi" toplarının üretildiği bu tarihi mekan, endüstri arkeolojisi açısından büyük değere sahip.
İğneada’da yer alan Limanköy, doğal güzellikleri ve huzurlu atmosferi ile dikkat çekiyor. İstanbul’a yakın konumu sayesinde hafta sonu kaçamakları için ideal olan Limanköy, dört mevsim ayrı bir güzelliğe sahip. Tarihi 120 yıl öncesine dayanan köy, Romanya’dan göçen Türkler tarafından kuruldu. Doğal güzellikleri ve temiz plajları ile öne çıkan bölge, deniz mahsulleri ve köy kahvaltıları ile de ünlü. Limanköy’de doğa yürüyüşleri, kano ve dağ bisikleti gibi aktivitelerde bulunabilirsiniz. Konaklama için butik oteller ve yöresel lezzetler sunan restoranlar da bulunuyor.
İğneada Feneri, Karadeniz’in en batısında, İğneada merkezine 4 km uzaklıkta yer alıyor. 1866 yılında Fransızlar tarafından inşa edilen bu tarihi fener, "Fransız Feneri" olarak da bilinir. Sultan Abdülmecit döneminde yapılan İğneada Feneri, elektrik tesisatının olmadığı zamanlarda gazyağı ile denizi aydınlatıyordu. Günümüzde, 100’lük halojen ampül ve plastik yansıtıcılar sayesinde 40 kilometre uzaktan bile görülebiliyor. Limanköy bölgesinde, denizden 44 metre yükseklikte bulunan fener, çevresindeki restoranlar ve çay bahçeleri ile ziyaretçilere hoş bir deneyim sunuyor. Fener, İğneada’da gezilecek yerler arasında tarihi ve doğal güzellikleri ile dikkat çeken bir destinasyon.
İğneada Nahiyesinde, Bulgaristan sınırında yer alan Beğendik Köyü, doğal güzellikleri ve tertemiz denizi ile dikkat çekiyor. İstanbul’a yakın konumu sayesinde özellikle İstanbulluların ilgisini çeken Beğendik, Karadeniz’de denize girilebilecek en batı noktadır. 50 haneli ve 200 nüfuslu bu şirin köy, 3 kilometre uzunluğundaki sahiliyle ziyaretçilerini büyülüyor; ancak deniz hızla derinleştiği için yüzme bilmeyenlerin dikkatli olması gerekiyor. Konaklama tesisinin bulunmadığı köyde, karavan veya çadır ile kamp yapabilirsiniz.
İğneada Plajı, 40-50 metre genişliğinde ve yaklaşık 10 kilometre uzunluğundaki tertemiz kumsalıyla dikkat çekiyor. Karadeniz’in en güzel kıyılarından birine sahip olan plaj, yaz sezonunda hem yerli hem de yabancı turistlerin gözde mekanlarından biri. Haziran ile ağustos ayları arasında plaj, deniz sıcaklığı ve güneşlenme olanaklarıyla mükemmel bir tatil sunuyor. Çevresinde tuvalet, duş, soyunma kabini, çay bahçesi ve lokanta gibi olanaklar bulunan İğneada Plajı, ziyaretçilere konforlu bir deneyim sağlıyor. Ayrıca, plajın yakınında konaklayabileceğiniz Kırklareli otelleri bulunuyor. Böylece tatilinizi uzatabilir ve daha keyifli hale getirebilirsiniz..
İğneada yapılacak şeyler arasında bölgede bulunan longoz ormanları ve göllerini ziyaret etmek yer alıyor. İğneada sınırları içindeki Mert Gölü, doğaseverler için büyülü bir kaçış noktası. Gizemli ormanlar arasında sessizce uzanan göl, hafif esen rüzgarın oluşturduğu küçük dalgalarla hayranlık uyandırıyor. Göle ulaşmak için yürümek gerekse de, sazlıkların arasındaki sessiz dünyada kuş cıvıltılarıyla dolu huzur bulabilirsiniz. Kuş gözlemcileri için ideal olan Mert Gölü, göç rotasında yer aldığı için birçok kuşa ev sahipliği yapıyor. Göl kenarındaki kuş gözlem kulesinden gözlem yapabilir, kano turları ve doğa yürüyüşleri ile harika vakit geçirebilirsiniz. Demirköy mevkiindeki Mert Gölü’ne şahsi aracınız veya toplu taşıma ile ulaşabilirsiniz. Giriş ücretsiz.
İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı içinde yer alan Bulanık Dere Longozu, bölgedeki en büyük göl olma özelliğine sahip. Demirköy’ün batısındaki dağlardan doğan Bulanık Dere, Dolapdere ve Üç Dereler mevkiinde Kavakdere ve Bıçkıdere’yi sularına katarak Karadeniz’e ulaşıyor. Doğaseverler için ideal bir kaçış noktası olan Bulanık Dere Longozu, huzurlu gün geçirmek isteyenlere uygun bir destinasyon. Göl etrafındaki mesire alanlarında piknik yapabilir ve doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Demirköy mevkiine şahsi araç veya toplu taşıma ile ulaşım sağlamak mümkün.
İğneada Longozu’nun belirli bir bölümünü oluşturan Bulanık Meşe Ormanı, bölgenin en büyüleyici turistik noktalarından biri. Ormanın suya yakın bölümlerinde kızılağaç ve dişbudak gibi bitki türleri, kuru alanlarda ise saplı meşe başta olmak üzere çeşitli meşe türleri bulunuyor. Yeşilin her tonunu barındıran orman, doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için ideal bir mekan. Ormanın içinde kuş sesleri eşliğinde huzurlu yürüyüşler yapabilir, doğanın dinginliğini hissedebilirsiniz. Kişisel aracınızla ulaşabileceğiniz Bulanık Meşe Ormanı, giriş ücreti talep etmeyen bir doğa harikası.
İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı'nda yer alan Hamam Gölü ve Longozu, sahile 1200 metre mesafede konumlanmıştır. Yaz aylarında suyu çekilen göl, eşsiz manzaralar sunuyor. Nilüfer çiçeklerinin yetiştiği tek göl olan Hamam Gölü, tatlı su levreği ve kerevit gibi balıklara ev sahipliği yapar. 19 hektarlık alanıyla Avrupa Sibirya tatlı su florasına sahip olan bu göl, yaban ördeği, kuğu ve göçmen kuş türlerini barındırır. Doğaseverler için ideal bir destinasyon olan Hamam Gölü ve Longozu’na şahsi araçla ulaşım mümkündür.
İğneada Longoz Ormanları’nın en güney ucunda yer alan Saka Gölü Longozu, 5 hektarlık bir alana yayılan benzersiz bir doğa harikasıdır. Lagün gölü olma özelliği ve yılın belirli dönemlerinde denizle birleşmesiyle dikkat çeker. Sazlıklarla kaplı büyük bölümü ve kumsala yakın konumuyla diğer göllerden ayrılır. Demirköy mevkiinde yer alması, kolay ulaşımı ve koruma altındaki pek çok balık türüne ev sahipliği yapması, burayı doğaseverler için cazip bir destinasyon haline getirir. Saka Gölü Longozu, İğneada ziyaretinizde mutlaka görmeniz gereken bir doğal güzelliktir.
İğneada’da gezilecek yerler arasında sıra dışı bir atmosfere sahip Dupnisa Mağarası, önemli bir durak. Bu mağara, Bulgarca’da “delik” anlamına gelir ve Trakya bölgesinde turizme açılan ilk mağara olarak bilinir. Kırklareli’nin Demirköy ilçesi Sarpdere Köyü yakınlarında bulunan Dupnisa Mağarası, İğneada’ya 53,5 kilometre uzaklıktadır.
Türkiye-Bulgaristan sınırında, Rezve Deresi’nin vadisinde yer alan mağara, yaklaşık dört milyon yıldır oluşumunu sürdürmektedir. Mağarada sürekli akan bir yer altı nehri ve derinliği bazı noktalarda 2 metreyi aşan göller vardır. Mağaranın dikkat çekici yönü devasa sarkıtlar, dikitler, sütunlar ve damla taş havuzlarıdır. Mağara üç bölümden oluşur: Sulu Mağara, Kız Mağarası ve Kuru Mağara. 2003 yılında turizme açılan mağaranın Kuru Mağara ve Sulu Mağara bölümleri ziyaret edilebilir.
Kıyıköy, İstanbul’a 162 kilometre uzaklıkta, Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı şirin bir kıyı kasabasıdır. Doğal güzellikleri, tarihi yapıları ve yemyeşil tabiatıyla dikkat çeken Kıyıköy, son yıllarda popüler bir turizm merkezi olmuştur. Kastro (Çamlıköy) Tabiat Parkı ve Aya Nikola Manastırı gibi önemli noktalarıyla bilinen kasaba, özellikle yaz aylarında turist akınına uğrar. Kıyıköy Kalesi, Kıyıköy Camii, Kazan Dere ve Pabuç Dere de gezilmesi gereken yerler arasındadır. İğneada’ya yakın konumu ve kolay ulaşılabilirliği sayesinde günübirlik turlar için ideal bir rotadır.
Cehennem Şelaleleri, Kırklareli’nin Vize ilçesinde, Istranca Ormanları içinde, Kızılağaç mevkiinde yer alır. Bu saklı güzellik, dört mevsim farklı bir büyüye bürünür. Adını sarp kayalıklar ve kanyonlar arasında akan sulardan alan Cehennem Şelaleleri, son yıllarda popüler bir gezi noktası haline gelmiştir. Cehennemdere Parkuru'nun burada yer alması, trekking tutkunları için çekici bir rota sunar. İğneada’ya yalnızca 48 kilometre uzaklıkta olan bu doğa harikası, tabiat ile iç içe bir atmosfer ve huzur dolu coşkun su sesiyle ziyaretçilerini büyüler. Şelaleler, kamp yapma ve doğa sporları için idealdir. İlkbahar ve yaz mevsimlerinde en güzel dönemlerini yaşayan Cehennem Şelaleleri, muhteşem atmosferiyle unutulmaz bir deneyim sunar.
Karaburun, Batı Karadeniz kıyısında yer alan şirin bir sahil kasabasıdır ve İstanbul Avrupa yakasında, Arnavutköy ilçesi sınırları içindedir. İstanbul Boğazı’na 25-30 kilometre uzaklıkta olan Karaburun, İğneada’ya da oldukça yakın. İki nokta arasındaki mesafe 190 kilometre olup, yolculuk 2,5 – 3 saat sürüyor. Yaz aylarında İstanbul’un popüler turizm merkezlerinden biri olan Karaburun, harika sahili ve el değmemiş doğasıyla ziyaretçilerini cezbediyor. Şehrin gürültüsünden kaçmak isteyenler için ideal bir kaçış noktası.
Karaburun, Kilyos’tan sonra en çok tercih edilen ikinci plaj olma özelliğine sahiptir. Ayrıca, kasabada apart otel, butik otel, bungalov ve pansiyon gibi konaklama seçenekleri bulunuyor. Karaburun’un balık lokantaları, özellikle taze deniz mahsulleri ile ünlü. Kalkan ve iskorpit çorbası gibi lezzetleri mutlaka denemelisiniz.
İğneada’da geçireceğiniz harika zamanın ardından, konforlu bir konaklama seçeneği arıyorsanız, Coral Tatil'in sunduğu otel seçeneklerine göz atabilirsiniz. İğneada’da huzurlu bir tatil deneyimi yaşamak için Coral Tatil’in indirim ve kampanyalarından faydalanabilirsiniz.