Lefkoşa gezilecek yerler konusunda oldukça gösterişli bir destinasyon. Yavru vatan Kıbrıs’a gitmeyi düşünen kişiler Lefkoşa’da pek çok tarihi ve kültürel mekan görebilir. Kıbrıs’a genelde eğlence konseptli tatiller için gidilir; ancak Lefkoşa’da eğlenceden daha fazlasının olduğu da bir gerçek. İşte adım adım Lefkoşa Kıbrıs rehberi!
Lefkoşa Turistik Yerler
Kıbrıs’ın merkezi olarak bilinen Lefkoşa, aslında hem Rum kesiminin hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin başkenti şeklinde kabul görür. Bu nedenle kozmopolit bir yapıdadır. Bölge, geçmişten bugüne uzanan süre zarfında pek çok farklı medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sebeple de bölgede ortak bir kültür oluşmuştur.
Lefkoşa, tarih boyunca her zaman önem arz eden bir bölge olmuştur. Bu nedenle de çoğu zaman büyük devletlerin egemenliği altına alınmıştır. Bölgede son derece önemli tarihi yapıların yer almasının temel nedeni de budur. Siz de Lefkoşa’yı gezmeye ilk olarak tarihi yapılardan başlayabilirsiniz. İşte Lefkoşa’da gezilecek yerler!
Lefkoşa şehir merkezinde yer alan Büyük Han, bölgenin en önemli tarihi yapıları arasında bulunur. Bu yapıya ulaşım özel araç, taksi ya da yürüyerek sağlanabilir. Osmanlı Devleti’nde vali olarak görevini yapan Muzaffer Paşa tarafından 1572 senesinde yaptırılan han, aynı zamanda adanın da en büyük hanıdır. İçinde toplam 68 oda bulunur. Ayrıca camisi de mevcuttur. Halka açık olan yapının etrafında kafeterya, restoran ve hediyelik eşya satan küçük iş yerleri bulunur.
Hafta içi 08:00 ile 18:00 saatleri arasında giriş ücrete tabi değildir. Büyük Han’a girişler ücretsizdir.
Lefkoşa turistik yerler arasında Kıbrıs Araba Müzesi de yer alır. Yakın Doğu Bulvarı üzerinde yer alan müzeye özel araç, taksi, minibüs ya da yürüyerek gitmek mümkün. İçinde 60’dan fazla spor ve klasik araç vardır. Müzede günlük hayatta görülmesi pek mümkün olmayan otomobiller de yer alır. Sergilenen en eski araç; 1899 yılında üretilmiş olan Crest Mobile’dir. Üstelik bu araçtan dünyada sadece 1 tane vardır; o da bu müzede yer alır.
Müze hafta içi her gün 08:00 ile 13:00, 14:00 ile 17:00 saatleri arasında görülebilir. Cumartesi günleri de 08:00 ile 13:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
Lefkoşa’nın hemen ilçe merkezinde yer alan Arabahmet Mahallesi sınırları içinde konumlanan Derviş Paşa Konağı’na taksi, özel araç ya da yürüyerek gidilebilir. Toplam iki kattan oluşan konağın alt katı kesme taştan dizayn edilmiş; üst katı da kerpiçten yapılmıştır. Geçtiğimiz senelerde geniş bir restorasyon çalışması geçirip günümüzde de müze olarak görülmeye açılmıştır. Burada adanın eski tarihine ve günlük yaşamına dair izler bulmak mümkündür.
Konak perşembe dışında haftanın her günü 08:00 ile 15:30 saatleri arasında gezilebilir. Perşembe günü ise 08:00 ile 13:00 ve 14:00 ile 17:00 saatleri arasında görülebilir.
-
Girne Kapısı ve Taş Eserler Müzesi
Girne Kapısı, Lefkoşa görülmesi gereken yerler arasında en önemlilerinden biridir. Bu kapı, 16. yüzyıldan bugüne ulaşmış önemli bir eserdir. Bugüne kadar hiç bozulmadan muhafaza edilmiş olması da oldukça önemli bir detaydır. Kente giriş çıkışların yapıldığı kapıyı Lefkoşa gezinize dahil etmenizi öneririz. Dilerseniz ardından da kente yine Venediklilerden miras kalan Taş Eserler Müzesi’ni gezebilirsiniz.
Lefkoşa ilçe merkezinde konumlanan Kumarcılar Hanı, bölgenin hem tarihi hem de mimari açıdan dikkat çeken yapıları arasındadır. Buraya taksi, özel araç, minibüs ya da yürüyerek gitmek mümkündür. Yapı, Osmanlılara ait bir eserdir. Kurulduğu zamanlarda buğday satılan bir pazar yeri olarak inşa edilmiş olan hanın, neredeyse tamamı kesme taşlardan oluşur. Daha önce burada başka medeniyetler de yaşadığı için atılan temellerin o dönemlere dahi ait olabileceği arkeolojik çalışmalar ile ortaya çıkmıştır. Zamanla tahribat görmesine rağmen temelleri sağlam olduğu için günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır.
Hafta içi her gün 08:00 ile 18:00 saatleri arasında gezilebilir. Girişler ücrete tabi değildir.
Lüzinyan Evi, Lüzinyanların bölgede tam anlamıyla hakimiyet kurdukları dönemlerden kalma bir yapıdır. Yenicami Sokak üzerinde konumlandığı için lokasyon olarak da şehir merkezine son derece yakın bir noktadadır. Ulaşımlar ise yürüyerek ya da taksiyle sağlanır. Yapım tarihi ortalama 1500’lü yıllara dayanan yapı, gotik tarzdaki mimari teknikleri ile dikkat çeker. Ayrıca girişindeki kemerlerde yer alan motifler de göz alıcı niteliktedir. Bu evde Osmanlılara da ait önemli izler bulunur.
Perşembe günleri haricinde hafta içi her gün 08:00 ile 15:30 arasında ziyarete edilebilir. Perşembe günü ise 08:00 ile 13:00 ve 14:00 ile 17:00 saatlerinde gezebilirsiniz.
Lefkoşa’nın ilçe merkezinde konumlanan bedestene ulaşımlar; özel araç, taksi ya da yürüyerek sağlanır. Bölgenin en önemli tarihi yapıları arasında bulunan bedesten, ilk önce St. Nicolas Kilisesi şeklinde inşa edilmiş; mimarisinde ise gotik tarz uygulanmıştır. Bu nedenle son derece dikkat çekici bir görünüme sahiptir. Sonralarda Lüzinyanlar, Kıbrıs’ı ele geçirince zarar vermeden üzerine bazı motif işlemeler yapmışlardır. Ardından da Yunan Ortodoks Metropolisi’ne teslim edilmiştir. Osmanlıların Kıbrıs’ta tam anlamıyla hakimiyet kurmasının ardından bedestene dönüştürülen bu yapı, ilk dönemlerde kapalı çarşı şeklinde kullanılmış; günümüzde ise yılın bazı dönemlerinde sanat ve kültür aktivitelerinin yapıldığı bir merkez haline gelmiştir. Burayı ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödemeye gerek yoktur.
Lefkoşa’nın en ünlü sokaklarından biri olan Arasta, özellikle alışveriş tutkunlarının ilk rotası haline gelmiştir. Ayrıca buraya şehrin çarşısında turlamak ya da bölgenin günlük yaşamını incelemek için de gidebilirsiniz. Trafiğe kapalı olan sokak, sabahın son derece erken saatlerinde canlanmaya başlar; bu canlılığını da geceye kadar korur.
Her çeşit alışverişin yapılabileceği sokak, kuyumcu ya da hediyelik eşya satışı yapan dükkan gibi pek çok alternatif barındırır. Geleneksel tarza sahip açık hava çarşısı da Lefkoşa tatilinde uğranması gereken noktalardan biridir.
Mevlevi Tekke Müzesi, Girne Caddesi üzerinde yer alır. Müzeye ulaşımlar; dolmuş, taksi ya da yürüyerek yapılabilir. Yapı, Osmanlı’nın bölgeye hakim olduğu dönemlerde tekke olarak kullanılmış; günümüzde ise müze olarak faaliyet göstermektedir. Yapımının 1700’lü yıllara dayandığı düşünülür. Burada mutfak, derviş odaları, misafir odası ve semah törenlerinin yapıldığı semahhane bulunur. 1954 yılında müze haline getirilen yapıda hem dini hem de pozitif bilimlere dair eğitimler verilmiştir.
Müze perşembe günleri hariç her gün 08:00 ile 15:30 saatleri arasında görüşe açıktır. Perşembe günü ise 08:00 ile 13:00 ve 14:00 ile 17:00 saatleri arasında görülebilir.
1550 yıllarında Venediklilerin inşa ettiği Venedik Sütunu, bölgenin göz alıcı yapılarından biridir. Sütun, şehrin merkezi yerlerinden biri olan Atatürk Meydanı’nda yer alır. Sütunun üzerine oturduğu kaide, çevresinde asil İtalyan ailelerine ait toplam 6 armayı içerir; ancak bunlardan sadece beşi günümüze kadar gelebilmiştir.
Kıbrıs tatilinizi planlamak ve güzel zaman geçirmek için Coral Tatil web sitesi üzerinden Lefkoşa otelleri hakkında inceleme yapıp rezervasyon oluşturabilirsiniz.