Orta Avrupa denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri Prag. Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde özel bir yere sahip. Söylentilere göre Prens Premysl ve Prenses Libuse tarafından kurulan şehir bugün milyonlarca seyyahın hayallerini süslüyor. Siz de bu eşsiz şehri görmek istiyorsanız Prag gezi rehberi içeriği okumaya devam edin.
Prag Nerede?
Prag hangi ülkede diye merak edenlere cevabımız kısaca “Çekya”. Polonya, Almanya, Slovakya ve Avusturya’ya sınırı olan Prag aslında Çek Cumhuriyeti’nin başkenti. Orta Bohemya Vltava Nehri'nin kenarına kurulan Prag nüfusu resmiyette 1,3 milyon olsa da daha fazlası kayıtsız bir şekilde yaşıyor.
Konumu nedeniyle çevresindeki ülkeler arasında merkez görevi üstlenen şehir 5 Nobel Ödülü sahibi. 1992 yılından beri tarihi merkez meydanı UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde.
Şehir adını Çek dilinde “Prah” olarak bilinen nehir pervazlarından aldığı tahmin ediliyor. Şehirde dolaşırken kentleri için “Praha” denildiğini de duyabilirsiniz. Tüm dünyanın en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edildiği için Altın Şehir, Masal Şehri, Şehirlerin Anası, Avrupa’nın Kalbi ve Doksanların Sol Bankası gibi isimlerle de anılıyor.
Prag Nasıl Bir Yer?
Prag hakkında ziyaret eden ve etmeyenlerden duyabileceğiniz ilk özelliği eşsiz güzelliği olur. Yüz Kuleler Şehri olarak bilinmesi boşa değil. Masalsı atmosferi ve mistik havası tarihi, köklü mimarisinden geliyor. Nazım Hikmet şiirlerinde de güzelliğinden bahsedilen Çekya’nın en popüler ve turistik açıdan değerli yerleri burada.
Avrupa’da en fazla iç kaleye sahip üç şehirden birisi olsa da mimarisinin güzelliğini sadece buna borçlu değil. II. Dünya Savaşı zamanında birçok Avrupa ülkesi geri döndürülemez hasarlar alarak tarihini kaybederken Prag bu açıdan şanslı. Savaşın zararını fazla görmediği için hala birçok tarihi ve kültürel anıta sahip.
Prag’ı ziyaret ettiğiniz zaman saray kuleleri, kilise kubbeleri, yüksek binalar gibi savaşta zarar görmesi muhtemel birçok yapının parçalarının korunduğunu görürsünüz. Neredeyse bine yakın yüksek kuleyi panoramik şehir manzarası olan yerlerden izleyebilirsiniz. Avrupa’nın diğer şehirlerinde birçok yapı restorasyon geçirip yenilenirken ya da yıkılırken Prag çoğunlukla orjinalliğini koruyor.
Tarihi bahçeler, parklar enfes manzaraları izlemek için doğada vakit geçirmek için size fırsat sunuyor. Orta Çağ’dan kalma park ve bahçeleri bulabileceğiniz şehir her anlamda tarihi bugüne taşıyor. Günün belli bir vaktini Prag’ın nemli havasını içinize çekerken yüzyıllardır var olan bir bahçede dinlenerek geçirmeniz mümkün.
Müzikal etkinlikler, gece hayatı ve konserler gibi müzikle iç içe birçok etkinliği şehirde bulabilirsiniz. Franz Kafka’sı ile ünlenen şehir aslında müziğe düşkünlüğü ile de biliniyor. Birçok farklı müzik zevkine sahip insanın kendine göre bir şeyler bulabileceği ortam sunuyor.
Prag Kültürü ve Gelenekleri
Prag tatili sırasında kültür ve geleneklerine ait birçok davranışla karşılaşabilirsiniz. Özellikle Noel ve festival zamanlarında bu kültüre yakından şahitlik edebileceğiniz birçok durum olur. Mesela Çekler Paskalya zamanında kırmızının uğur getirdiğine inandığı için en çok bu rengi kullanır. Neşe, sağlık ve yeni başlangıçları temsil etmesi için özel zamanlarda kırmızı giyerler.
Paskalya’da erkeklerin pomlázky denilen kurdeleli süsleri yapması, kuzu etinin pişirilmesi, erik brendileri içilmesi yaygın bir gelenek. Kapılara çıngırak asan genç erkekler “Beyaz Cumartesi” gününe kadar buna devam eder. Cumartesi günleri kapı kapı dolaşıp para alana kadar gürültü yaparlar.
Geleneksel eğlencelere katılarak Çekya’dan Avrupa’ya yayılan ve Prag şehrinde sık göreceğiniz Polka dansını siz de deneyebilirsiniz. Geleneksel Çek danslarına verilen isim Verbuňk. İlginç bilgi olarak halk danslarının özellikle 2. Dünya Savaşı döneminde erkekleri askere teşvik ettiği söyleniyor.
Prag seyahatiniz sırasında bir düğüne denk gelirseniz birkaç geleneği yakından görebilirsiniz. Klasik Avrupa Hristiyan düğünleri ile benzer olan organizasyonlarda farklı adetler var. Et yemekleri ve çorba ikram edilen sofralara fidye yemeği eşlik ediyor. Damadın arkadaşları bir halatı boş şişe, kurdele, çiçeklerle süslüyor ve damadın yolunu kesiyor. Damat arkadaşlarına fidye vermeden kiliseden çıkamıyor.
Prag’da yaşayışa yakından şahitlik etmek istiyorsanız katılabileceğiniz bazı festivaller şunlar:
- Mayıs ayı Prag Uluslararası Müzik Festivali
- Temmuz ayı Bohemya Caz Festivali
- Ocak Ayı Prag Kış Müzik Festivali
- Kasım Ayı Prag Yazarlar Festivali
Slovak, Roman, Moravyalı gibi farklı halkları da içerek Prag halkının gelenekleri çok çeşitli. Klasik müzik, bale ve operaya önem verilen şehirde geleneksel aktiviteler de var. Eğlence kültürü genellikle çok çeşitli.
Halk danslarında elektro müziğin çaldığı kulüplere kadar birçok olanak bulabileceğiniz mekan var. Bunların arasında tekno, punk, metal ve elektro müzik yaygın. Tulum ve cimbalom kullanılan yerel müzik dinlemek ya da Prag’da gece hayatının tadını çıkarmak tamamen size kalmış.
Toplu taşımanın sabah 4.30’a kadar aktif olması gece dışarı çıkmak için işinizi kolaylaştırır. Gece hayatının başkenti olan Prag’da Old Town çevresinde günün her saatinde canlılık bulabilirsiniz. Dlouha barlar sokağı dışında Prag gece hayatı için şu mekanlara uğrayabilirsiniz:
- Lucerna Music Club
- Duplex Club
- Nebe Night Club
- Roxy Club
- Karlove Lazne Clup
Prag Gezilecek Yerler
Yüzyılların kültür ve tarih birikimini koruyan Prag’a gittiğinizde mutlaka görmeniz gereken bazı yerler var. Yürüyerek sizin için listelediğimiz birçok turistik mekanı ziyaret edebilir, kısa sürede Prag gezi rotasını tamamlayabilirsiniz.
Old Town Eski Şehir Meydanı
Prag’ın kalbi Eski Şehir Meydanı’nda atar. Turistik açıdan görmeniz gereken birçok yer bu tarihi merkezde yer alıyor. Eski Belediye Sarayı, Jan Hus Anıtı, Tyn ve Aziz Nikolaos Kilisesi gibi önemli tarihi binaların çoğu burada. Ayrıca alışveriş yapmak, yemek ve içmek için de birçok mekan meydanın çevresinde sıralı.
Şehrin tüm sokakları şehir meydanına çıkacak şekilde tasarlandığı için bulmanız hiç de zor değil. Yürümeye devam ettiğiniz sürece muhtemelen meydana çıkacaksınız. Astronomik Saat Kulesi’ni görüyorsanız meydanın en popüler yerindesiniz demektir.
Arnavut kaldırımlı sokakları ve Orta Çağ’dan kalma yapıları ile Prag’ın en hareketli yeri. Rudolfinum Konser Salonu’nun oradan geçerken şehrin gürültüsüne klasik müziğin eşlik ettiğini de duyabilirsiniz. Gece saatlerine yaklaştıkça çevredeki eğlence mekanlarından gelen birçok farklı tarzda müzik bu gürültüye katılır.
Astronomik Saat Kulesi
Prag Belediye Binası ile 1410 yılında yapılan kule şehrin sembollerinden biri. Saat kulesi üzerinde 3 farklı saat tek mekanizmaya bağlı olarak çalışıyor. Çek saat ustası Hanus tarafından yapıldığı gün itibariyle nam salmaya başlayan Astronomik Saat Kulesi sembolleri ile de dikkat çekiyor.
Prag Astronomik Saat Kulesi’nin ilginç bir hikayesi var. Saat kulesi yapıldıktan sonra kısa sürede ün yapınca diğer şehirlerin yöneticileri de Hanus ustaya teklif gönderiyor. Ama dönemin Bohemya kralı ustanın benzerini yapmaması için gözlerine mil çektirmeyi planlıyor. Rivayete göre bunu engellemek için Hanus usta kendini saat kulesinin mekanizmasına atıp bozuyor.
Yüzyıllar boyunca tamir gören ve çok önemsenen kule o günden beri çalışır vaziyette bugüne ulaşan tek örnek. Eski Orta Avrupa rakamları, Roma rakamları ve İbranice sembolleri var. Babil saati olarak da bilinen güneş saati de bulunuyor. Saat başında açılan iki pencereden İsa’nın 12 Havarisi’ni temsil eden heykelcikler çıkıyor.
15 saniye süren bu görüntüyü yakalamak istiyorsanız saat başında kulenin orda olmayı unutmayın. İnsanın kötü özellikleri, iyi özellikleri, din ve bilim, adalet, astronomi ile alakalı üzerinde birçok sembol bulunuyor. Kendi burcunuzun sembolünü saatin üzerinde görmeniz bu yüzden pek şaşırtıcı değil. İçine çıkıldığı için şehir manzarasını buradan izleme şansınız da var.
Vaslav Meydanı
İstanbul’un Taksim Meydanı neyse Prag için de Vaslav Meydanı o. Tarih boyunca bu meydan pek çok direniş, protesto ve gösteriye ev sahipliği yapmış olduğu için birçok anıt var. 1968 yılında komünizme karşı ilk direniş burada başladığı için o dönemde Rus tankları altında ezilen Çek gençleri adına birçok anıt var.
Meydanın diğer ucunda mutlaka ziyaret etmeniz gereken Prag Ulusal Müzesi bulunuyor. Müze önünde at üzerinde heykeli olan kral Vaslav meydanın adının kaynağı. Ayrıca bu bölgenin Prag’ın gece hayatında ayrı bir ünü olduğunu da belirtmek gerek. Hava kararmaya başladığı andan itibaren birçok casino ve clup hareketlenmeye, meydan daha kalabalık olmaya başlıyor.
Prag Kalesi
Dünyanın en büyük kalelerinden birini görmek istiyorsanız Prag’da bunu yapabilirsiniz. Guinness Rekorlar Kitabı’na adını “Dünyanın en büyük antik kalesi” olarak yazdıran yapı heybeti ile görenleri büyülüyor. Saat başı askerlerin nöbet değişimini törenle yaptığı kale şehrin en çok ziyaretçi çeken yerlerinden biri.
Yürüyerek, bisikletle ya da tramvayla şehir merkezinden ulaşımı kolay. 9. Yüzyıl’da inşa edilen kaleye giden yoldaki tabelalarda “Prazsky Hrad” ya da “Prague Castle” yazıları var. Tabelaları takip ederek ya da navigasyonla kolayca bulabilirsiniz.
7,3 hektarlık alana kurulan kale geçmişinde olduğu gibi bugün de devasa büyüklüğü ile en’ler arasında. Yönetim binaları, katedral ve bahçeler, saraylar… Birçok binadan oluşan kale Avrupa’da en geniş alana inşa edilmiş yönetim merkezi olarak gösteriliyor. Avusturya Macaristan İmparatorluğu olarak bilinen Habsburg Hanedanlığı döneminin en gösterişli yapısı.
Kaledeki saraylar 1. Dünya Savaşı sonunda yağmalanıp harap edildiği için soylulara değil, semtin en düşük gelirli insanlarına hizmet etmeye başlar. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girince tekrar popülerleşen kale bölgesi kentsel dönüşüme girerek restoranların olduğu turistik bir yere dönüşür.
Aziz Vitus Katedrali
Kral Charles döneminde inşaatına başlanan ama yapımı 450 yıldan fazla süren katedral şehrin en popüler yerlerinin başında. Gotik tarzda inşa edilen yapı devasa giriş cephesi ile ürkütücü derecede yüksek görünüyor. Prag Kalesi içinde üçüncü avluda bulunan katedral eşsiz fotoğraflar çekmek için ideal.
Çekler 10. Yüzyıl’da Hristiyanlığı kralları Vaslav aracılığıyla kabul ediyor. Kral Vaslav Hristiyan öğretilerini tanıtıp kabul ettirmek için birçok davranışta bulunuyor. 925 yılında ilk Hristiyanlaşma döneminde yapılan kilise daha sonra devasa bir katedrale dönüşüyor. 11. Yüzyıl’a kadar basit bir Prag Kilisesi iken zamanla Roma – Germen İmparatorluğu Katolik Piskoposluk merkezlerinden birine dönüşüyor.
Kilisenin nerdeyse 500 yıl boyunca yapılan eklemeler ve değişikliklerle devam etmesinin nedeni de bu aslında. Her kral piskoposluk merkezine bağış yaparak kendinden bir şeyler bırakıyor ve kraliyet taç törenleri de burada düzenleniyor. İçerisinde kraliyet ailesinin mezarları da var.
Charles Köprüsü
Prag’ın eşsiz manzaralar sunan Vltava Nehri üzerinde mutlaka görmeniz gereken yer Charles Köprüsü. Köprünün iki yanında yükselen Barok tarzı kuleler ve heykeller burayı ikonik bir yer haline getiriyor. 33 farklı heykelle süslenen köprü özellikle yazın bir hayli kalabalık. Sokak sanatçıları ve yerel halk buraya yaz aylarında rağbet ediyor.
Heykellerin orijinallerini görmek için Ulusal Müzeyi ziyaret edebilirsiniz. Çünkü şu an ziyaret sırasında gördükleriniz kireç taşından yapılma replikalar. Yine de gerçekçi görünümleri ile köprünün bir zamanlar sahip olduğu eşsiz güzelliği gözler önüne sermek için yeterli.
Karluv Most olarak adlandırılan köprü 1357 yılında inşa edilmeye başlanıyor. Yapılışı efsane olduğu için tarih konusunda çok kesin bilgiler var. Efsaneye göre Vltava nehri üzerindeki köprüler her yağmurla sular taştığında yıkılırmış ve Kral Charles hiçbir suyun yıkamayacağı köprü için emir vermiş.
O dönemlerde astrologlar kahin olarak öngörülerde bulunarak yıkılmayacak bir köprü için “1, 3, 5, 7, 9, 7, 5, 3, 1” rakamlarını önermiş. Köprü, güneş, ay ve dünyanın konumuna bakılarak önerilen sayılara göre 1357 yılının 9. ayının 7. günü saat 5:31’de inşa edilmeye başlamış.
Dönemin en hızlı inşa edilen köprüsü olduğu için namı çok çabuk yayılmış. Söylentiye göre halk köprünün inşası için gerekli olan 10 bin yumurtayı gönderirken zarar görmesin diye kaynatmış. Tabi ki tüm yumurtalar ziyan olmuş ve yumurta akı için yeniden çiğ yumurtalar toplanmış. Bu olay da halkın saflığını gösteren ve köprünün popülerliğini artıran bir efsane.
Dans Eden Ev
Vltava nehri üzerinde dolaşırken sizi karşılayacak ilginç yapılardan biri yerel halkın “Tancici Dum” dediği Dans Eden Ev. 2. Dünya Savaşı zamanında şehre kazara bir bomba düşüyor ve buradaki bina yıkılıyor. Prag’ın yaptıkları ile ünlenen Cumhurbaşkanı Vaslav Havel 1992 yılında buraya yeni bir bina inşa edilmesini istiyor.
Praglılar ilk inşa edildiği dönemde şehrin görüntüsünü bozduğu için bu yapıyı hiç sevmese de Avrupa’da modern mimarinin ilk örneklerinden biri olarak gösteriliyor. Hala bazı Praglılar yapıyı itici bulsa da turistik açıdan çok değerli ve görülesi olduğu bir gerçek.
İlk bakışta eğri görünen bu yapı aslında birbiriyle dans eden kadın ve erkeği sembolize ediyor. eğlenen, dans, eden sarhoş bir çift olarak yorumlanıyor. Dekonstrüktivizm stilinde inşa edilmesi barok, rönesans, art nouveau yapıların arasında eğri, cam kaplı yapısıyla aşırı dikkat çekmesine neden oluyor.
Kral Yolu
Prag gezilecek yerler listesinde Kral Yolu’nun yeri ayrı. Çünkü burası “Kral Kapısı” ile başlayan antik bir tur güzergahı. Üç kemerli kapısı bir zamanlar tahta çıkacak olan prenslerin Kral Yolu’nda yaptığı yürüyüşün son durağı.
Prensler tahta çıkmadan önce Eski Şehir Prag Kapısı’ndan başlayıp Kral Kapısı’na kadar halkın önünden yürürmüş. Kral kapısından giriş yaptıktan sonra Aziz Vitus Katedrali’nde taç giyermiş. Siz de bu güzergahta yürüyerek tarihi anıtlar eşliğinde eşsiz bir gün geçirebilirsiniz.
Tyn Kilisesi ve Jan Hus Anıtı
Eski Kent meydanında bulunan Tyn Kilisesi çift kuleli olarak inşa edilmiş, Vatikan’ın Orta Çağ bağnazlığına karşı çıkıldığı için tarihi kayıtlara geçmiş bir yer. Charles Üniversitesi rektörü ve din adamı olan Jan Hus Vatikan’a karşı çıkan modern söylemleriyle bilinirmiş. Tyn Kilisesi de onun destekçileri ile doluymuş. Ne yazık ki Jan Hus Haçlı orduları tarafından yakılmış.
Bir zamanlar varoluşa inanan cemaat tarafından inşa edilen kilisedeki iki kule aslında Adem ve Havva’yı sembolize ediyor. Narin ve kısa olan kadın, yüksek ve kalın olan erkek imgesi. Kiliseden çıktıktan sonra şehir meydanının tam ortasında da yakılarak öldürülen Jan Hus Anıtı’nı görebilirsiniz.
Prag’a Gitmeden Önce Bilmeniz Gerekenler
Seyahat için büyük bir heyecanla hazırlık yaparken Prag hakkında bilgi sahibi olmayı da ihmal etmeyin. Bu sayede tatiliniz sırasında ne yapacağınız konusunda daha bilinçli olursunuz.
Prag ulaşım açısından gelişmiş bir şehir olduğu için ilçeler arasında çok kolay seyahat edersiniz. Genellikle turistik olarak cazibe merkezleri şehir merkezinden yürüme mesafesinde. Fakat diğer ilçeleri görmek istiyorsanız ya da merkez dışında konaklıyorsanız toplu taşımaya ihtiyacınız olur.
Şehirde metro istasyonunda 3 ana hat, 57 durak var. Sabah 5.00 ile 24.00 arasında metro yolculuğu yapabilirsiniz. Otobüs, tramvay ve füniküler de kısa mesafeli seyahatler için yaygın kullanılıyor. Füniküler manzaraları görmek için tercih ediliyor. Petrin Tepesi ve Mala Strana arasında çalışan fünikülere binmek istiyorsanız 09.00 ile 23.20 arasında yolculuk yapabilirsiniz.
Tramvay kullanarak şehrin neredeyse her yerine ulaşmanız mümkün. 1, 14, 22 numaralı hatlar sabah 04.00 -24.00 arasında en çok tercih edilenler. Gece saatlerinde yolculuk için 24.00 – 04.00 arasında çalışan 51, 59 numaralı hatlar kullanılıyor.
Prag’da alışveriş yapmak istiyorsanız şehir merkezi Old Town bunun için uygun. Hediyelik eşya seçimi için Wenceslas Meydanı’na doğru giden yolda kurulan Havel Pazarı ya da Na Prikope caddesini tercih edebilirsiniz. Alışveriş merkezleri saat 20.00’a kadar açık olduğundan erkenden gitmekte fayda var. El yapımı kristaller, ahşap oyma süs eşyaları, Prag magnetleri alabilirsiniz.
Prag genel olarak güvenli olsa da yankesicilere dikkat etmenizde fayda var. Gizli bölmesi olan ve çapraz takılan çantalar tercih ederek güvenli kalabilirsiniz. Çantanıza yürüyüşünüzü kolaylaştıracak düz ayakkabıları da koymayı ihmal etmeyin. Şehrin genelini yürüyerek gezmek isteyeceksiniz. Sokaklar Arnavut kaldırımlı olduğundan ayakkabı önemli.
Prag'ta Ne Yenir?
Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag yeme içme konusunda çok geniş bir mutfağa sahip olmasa da uluslararası birçok lezzeti bulabilirsiniz. Ülke karasal iklime sahip olduğundan sebze, meyve açısından tarım fazla gelişmiş değil. Bu nedenle mantar, patates ve lahana yemekleri ağırlıklı. Orman mantarları, domuz ve koyun eti ile yapılan yemekler meşhur.
Et konusunda seçiciyseniz koyun, keçi, ördek etinden yapılan yemekleri tercih edebilirsiniz. Ekşili lahana ve kdelik ile örnek eti yemek Praglıların en çok sevdiklerinden. Knedlik daire şeklinde beyaz bir ekmek türü. Şehirde kahvaltı kültürü de çok gelişmiş değil.
Geleneksel lezzetlerin tadına bakmak istiyorsanız cheesecake, trdelnik ilk denemeniz gereken lezzetler arasında. Şu lezzetleri denemeden Prag’dan ayrılmayın:
- Havuç, kerevizle pişirilen biftek yemeği Svickova Na Smetane V Zatisi, U Magistra Kelly restoranlarına mutlaka uğramalısınız.
- Dışı küflü Çek peynirinden yapılan tatlı olan Nakladany Hermelin Czech Slovak Restaurant Lounge Bar’da yenir.
- Macar mutfağından alınma et yemeği Gulas ve katı kıvamlı sebze çorbası Kulajda için Vysehradsky Restaurant, Restaurace Pod Vysehradem önerilen yerler.
Prag'ta Konaklama
Masalsı atmosferi ile sizi kendine hayran bırakacak Prag seyahatiniz sırasında turistlerin konaklama için en çok tercih ettiği yerlerde kalabilirsiniz. Çekya otelleri ve apartlarının yoğun olduğu, en çok tercih edilen Prag bölgeleri şunlar:
- Old Town ya da Stare Mesto olarak bilinen, UNESCO listesinde yer alan şehir merkezi. Gezginlerin ve turistlerin en çok tercih ettiği bölge çünkü tüm cazibe merkezleri yürüme mesafesinde.
- Lesser Town olarak da bilinen Mala Strana Prag kalesinin olduğu yer. Daha çok ailelerin kaldığı bir bölge olsa da yokuşlu sokakları çocuklar için zorlayıcı olabilir. Çevrede barok ve rönesans stilinde birçok mimari yapı var.
- New Town Nove Mesto kalmasanız da özellikle yemek için uğramanız gereken bir bölge. Wenceslas Meydanı çevresinde konaklamak için birçok alternatif bulabilirsiniz.
- Castle District olarak anılan Hradcany en eski yerleşim bölgelerinden. 1000 yıllık tarihine eşlik eden doğa manzaralarının tadını çıkarabileceğiniz bir lokasyon.
- Gece kulüpleri ve eğlence seviyorsanız Vinohrady bölgesi de sizin için uygun. Uygun fiyatlı, 24 saat yaşayan bölge özellikle sırt çantalı gezginler tarafından tercih ediliyor.
Prag Vize İstiyor mu?
Prag vize isteyen bir ülke olduğu için öncelikle bu işi halletmelisiniz. Avrupa Birliği ve Schengen ülkesi Çekya’da olduğundan evrak toplama işlemleri uzun sürebilir. Diplomatik, yeşil ve gri pasaport sahibiyseniz 90 güne kadar olan seyahatler için vize almanıza gerek yok. Başvuru yaptıktan sonra onaylanırsa 15 günle 30 gün arasında vizeniz size ulaşmış olur.
Prag turistik vize evrakları şunlar:
- Çek Konsolosluğuna hitaben vize başvuru dilekçesi
- Biyometrik fotoğraf
- Son 3 aya ait banka hesap özeti
- Kimlik fotokopisi ve vukuatlı nüfus kayıt örneği
- Otel ve ulaşım rezervasyon evrakları
Prag'a Ne Zaman Gidilmeli?
Prag, Orta Avrupa’nın karasal iklime sahip bu nedenle de yazı, kışı ayrı dert olan ama bahar aylarında tadına doyulmayan şehri… Kışlar çok soğuk ve sert yazlar ise aşırı sıcak geçer. Bu nedenle ilkbahar ve sonbahar ayları ziyaret için en uygun tarihler. Yine de her mevsim ayrı güzellikte olduğunu belirtmek gerek.
Kışın kar yağınca şehrin masalsı havası ayrı bir güzellik kazanıyor. Yaz aylarında Haziran, Temmuz, Ağustos çok sıcak olsa da geceleri serin ve dolaşmak için ideal zamanlar. Gece ve gündüz sıcaklık farkı çok fazla olduğundan gündüz güneş kremsiz dışarı çıkamadığınız şehirde gece üzerinize hırka almak isteyebilirsiniz.
Turistlerin şehri görmek için en çok rağbet ettiği dönem ise temmuz ve ağustos. Bu tarihlerde tatil yapmayı planlıyorsanız rezervasyonu erkenden yapmakta fayda var. Mayıs ve Eylül ayları turist sayısı düşük ve hava da 20 derece civarında. Şehri keşfetmek için en ideal zamanlar.
Prag Kaç Günde Gezilir?
Prag seyahati için ortalama 6-7 gün yeterli. Şehri acele etmeden rahat bir şekilde gezerek keşfetmenin tadını bir haftada çıkarabilirsiniz. Yine de fazla vaktiniz yoksa en popüler yerleri görmek için şehir merkezinde kalarak 3-4 günlük ideal bir plan yapabilirsiniz.
Avrupa’nın en çok turist alan 4 şehrinden biri Prag’ı anlamak ve tarihini görmek için 4-5 saatlik bir yürüyüş yeterli. Prag Kalesi’nden Namesty Republiky’ye doğru gidip Kral Yolu’nu geçerek birçok tarihi yeri görebilirsiniz. 1 gün gibi kısa bir süre kalacaksanız ilk işiniz yaklaşık 3 kilometrelik bu yolu yürümek olsun.
Prag'a Nasıl Gidilir?
Seyahat için Prag’a gitmeyi planlıyorsanız İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nı kullanabilirsiniz. Prag Václav Havel Havalimanı’na biletinizi Pegasus Hava Yolları’ndan alarak direkt uçabilirsiniz. Diğer şehirlerden de aktarmalı olarak uçma şansınız var.
Prag Václav Havel Havalimanı’na ulaştıktan sonra şehir merkezine gitmek için otobüs, shuttle, Airport Express, taksi ve transfer hizmetlerini kullanabilirsiniz. Havalimanı ve şehir merkezi arasında yaklaşık 20 kilometrelik bir mesafe gitmeniz gerekiyor.
Saat 04.00 ile 23.45 arasında 100 ile 119 numaralı otobüslerle şehir merkezine ulaşım var. Metro aktarmalı olarak kalacağınız bölgeye ulaşmanız mümkün. Gece saatlerinde (23.47 - 03.57) 510 numaralı otobüsü kullanabilirsiniz.
Prag gezisini Orta Avrupa Turları ile yaparak keyifli bir tatil geçirmek için şimdi Coral Tatil seçeneklerine göz atabilirsiniz.