Berlin bir müzeler şehri. Tam 170’den fazla müzesi var...
Doğu ve Batı’nın bir dönem boyunca ortadan ikiye böldüğü, Amerikan, Fransız ve İngilizler’in yönlendirmesinde Batı Almanya ve Doğu bloğunun demir perde gücü Rusya tarafından politize edilmiş Doğu Almanya, yıllar boyunca aynı başkenti paylaştılar; Berlin’i!
Berlin kışları soğuk olmasına rağmen iyi giyindiğinizde keyifle gezilebilir bir şehir. Her yer düz. Dolayısı ile metro ve otobüs ile ulaşım kolay. Biz Doğu Berlin’in kuzeyinde kalıyoruz. Buradan her gün şehre metro ile gelmekte hiç problem çekmedik.
Meydanlar ve Görülesi Yerler
Yılbaşı zamanı Avrupa muhteşem. Yılbaşı Avrupa’da çok özel. Meydanlardaki panayırlar, pazarlar, alışveriş... Her yer ışıl ışıl. Alexanderplatz meydanı bu dönemde görmeniz gereken bir alan. Sıcak şarap ve atıştırmalıklar ile gezen kalabalık içinde kayboluyorum. Yolda yürürken Unter den Linden caddesine giriyoruz. Bu sokak üstünde en keyif aldığım dükkan Doğu Alman trafik ışıklarından esinlenilen Berlin’in neredeyse sembolü olan Ampelsmann. Yani Ampül adam. Yeşil ve çok tip bir şey. Doğu Alman bölgesine geçince trafik ışıklarına bakın,çok eğleneceksiniz.
Check Point Charlie ise Amerikan ve Rus sektörlerinin birbirini zamanında ayırdığı, Berlin duvarının o zamanki ana geçiş kapısı. Bu bölge şimdi özel müzeler ile dolu. Bu müzelerde Doğu Almanya ve Batı Almanya’nın o sıralar farkını görebiliyorsunuz. Doğu Berlin’e yaklaştığınızda sizi en etkileyen şey Rus mimarisi ve büyük binalar oluyor. Leipzig şehrine yaptığımız seyahatte de bunu görmüştük.
Berlin’de hava soğuk ise en akıllıca hareket önce şehri tanımak için bir otobüa turu almak. Bunu fazla turistik bulsak da bazen işimizi çok kolaylaştırdığından tercih ediyoruz. Berlin‘de 3 tane üniversite var. Bunlardan bir tanesi Unter den Linden üzerindeki Humbolt üniversitesi. Karl Marx burada okumuş ve Einstein burada ders vermiş.
Berlin bir müzeler şehri. Tam 170’den fazla müzesi var. En önemli olan 6 tanesini hedefliyoruz. Burada 3 günlük müze kartı almanızı öneririm. Daha ekonomik. Altes müzesi eski ve arkeolojik eserleri barındırıyor. Mısır müzesi de çok ama çok önemli eserleri barındırıyor. Firavunların yaşantısı ve ünlü Nefertiti’nin heykelini görmek inanılmaz. Müzeler ile arası yakın olduğundan opera binasını görmeyi de sıkıştırdık. Berlin’de 3 opera binası var. İnanılmaz ama gerçek.
Üniversitenin karşısındaki meydanda 1933 yılında Naziler otuz bin kitap yakmışlar. Olayların caddesi burası. Adolf Hitler bu caddede gövde gösterisi yapmış. Caddenin batı ucunda ise otobüsün durduğu noktada Braden Burger Tor, yani Doğu ve Batıyı ayıran sınırın en ucundaki 2. Dünya Savaşı’ndan kalan olağan üstü haşmeti ile tek Berlin Kapısı bulunuyor. Braden Burger Tor yakınında turistler doğu ve batı askerlerini simgeleyen kişilerle fotoğraf çektirebiliyor. Bu çok eğlenceli, bir Euro karşılığında yapın derim. Friedrich kilisesi ve Bergama Sunağı ise Berlin’e gelip kaçırılmaması gereken yerler.
Berlin Katedrali gene görülmesi kesin olan yerlerden. İçinde eski Almanya şansölyesi ve krallarının mezarları bulunmakta. Müzeler belirli bir noktadan sonra yoruyor ve Friedrich Caddesi‘ne doğru yürüyüşe çıkıyoruz. Burası alışveriş ve restoran cenneti. Diğer gezdiğimiz cadde ise bizi yürüdükçe yoran ama yordukça keyif veren inanılmaz uzunluktaki Kurfürsterdam. Yılbaşı için süslemişler daha bir güzel olmuş.
August caddesinde sanat galerisi, antika giyim ve tarz dükkanlar var. Hareketli ve güzel bir cadde. Sokağın sonunda Rosenthal caddesi var. Burası da küçük dükkanlar ve kafelerle dolu. Gezin derim.
Fassanen caddesinde nefis apartmanlar var. Burasını ikinci gün gezmiştik.
Berlin’e en az üç gece ayırmanız bizce önemli. Biz dört gece yapmıştık. Burada bir Yahudi kültür merkezi ve kapısında tüm toplama kamplarının yazılı olduğu bir anıtı var.
Topraklarımızdan giden Bergama Sunağı’nı görmeyi unutmayın
Milattan önce 160’dan kalma Bergama Sunağı Berlin müzeleri içindeki en eski ve değerli hazine. Osmanlı zamanında bizim topraklarımızdan Arkeolog Karl Humann tarafından getirilmiştir. 2. dünya savaşı sırasında da müze çok az zarar ile kurtulmuştur. Bu sunak M.Ö. Bergama Yunan şehri olduğundan bölgedeki bir tapınak kompleksinin bir parçasıdır.
Diğer gezdiğimiz önemli alanlar ise şöyle:
- • Brecht’in tiyatrosu
- • Tiergarten yani park (Pazar günü burada bit pazarı var, kaçırmayın)
- • Gemaldegalerie. Berlin‘in en iyi sanat müzesi. 13. ve 19. yy Avrupa resim sanatı üzerine
- • Kültür Forum yani Kültür evi. (Berlin Filarmoni burada ama bilet için 3 ay önceden alın derim)
- • Batı Berlin tarafındaki ünlü alışveriş mağazası Ka De We
- • Savigny Platz var. Burası çok şık bir bölge, güzel evler kafeler ve restoranlar var.
- • Berlin parlamentosunu (Reichtag) Berlin kuşbakışı 360 derece ayaklarımızın altında
- • Berlin Sinagogu
Biri Şinitzel, Sosis ve Kahve mi dedi?
Öncelikle şunu belirteyim, Berlin uluslararası bir mutfağa sahip. Klasik Alman ve Avusturya tatları olan sosisler, özel kremalı kahveler, Elmalı Turtalar ve Şinitzeller ise burada denemeniz gereken yerler. Biz genelde yemek seçmeden önce çok ama çok iyi araştırma yapıp çok fazla okuyarak gidiyoruz. Dolayısıyla bunu yapmaya zamanınız yok ise aşağıdakileri yaparsanız, emin olun en çok keyif alacağınız Berlin tatlarını denemiş olursunuz. Garantimizi verelim :)
- • Kahve ve kahvaltı için tek geçeceğimiz yer Einstein Cafe. Buranın en meşhur kafesi. Politikacılar, sanatçılar ve ünlüler buraya geliyor. Biz de kendimize birer kahve ve elmalı strudel tatlısını söylüyoruz.
- • Canınız çikolata mı çekti? Zaman mı kaybetmek istemiyor sunuz ? Bi yere gitmeyin. Fassbender & Rausch’a uğrayın ve türüf ve değişik çikolata çeşitlerinden bir miktar paket yaptırın yiyerek sokakları gezin :)
- • Öğlen acıktınız mı ? Savigny kafeye atın kendinizi ve ev yemekleri ile karnınızı doyurun.
- • Sushi isterseniz kralı Rosenthal caddesi 38 numarada PanAsia restoranında; muhteşem.
- • Yemek öncesi kahve ve çay krizi mi geldi? Adlon otele gidin, kendinizi biraz şımartın.
- • Havalı ve güzel bir yemek mi tercih eder siniz? O zaman lokasyonunuz Gendarmerie restoran olmalı. Servis yavaş ama değer.
- • Yemekten sonra birşeyler içmek isterseniz, Hotel de Rome’a gidin ve barına geçin. Başka bir gece alternatif arıyorsanız Newton Bar‘a gidin.
- • Berlin‘in de en iyi restoranlarından sayılan Lutter Wegner geleneksel usulde yapılan av etleri ve şinitzeli ile meşhur.
Ulaşım
Berlin’de en kolay ve en hızlı ulaşım metro. Metro inanılmaz yaygın ve haftalık kartlar ile gayet uygun. Otobüs ise bazen hızlı hareket etmek için ideal. Avrupa’da Londra’da metroya ulaşmak için çok derinlere inmeniz gerekirken Berlin’de bu oldukça zaman kazandıracak kadar kısa. Havalimanından biz otobüs servisi ile otelimize gelmiştik. Taksi kullanırsanız on taksiciden altısı Türk olacağından kolaylık yaşayabilirsiniz. Yürümek için ise mesafelere aldanmayın Berlin çevresinde tam maraton koşulan dev bir şehir. O yüzden dikkat yorulursunuz.
