Güney Ege’nin gözde tatil yerlerinden Kuşadası bir turizm cenneti olmasının yanı sıra kültürel zenginlikleriyle de meşhurdur. İlçenin merkezinde ve çevresinde çok sayıda gezilecek yerler ve ziyaret edilecek tarihi yapılar bulunur. Kuşadası’nda gezilecek yerler listesine göz atarak, siz de tatil rotanızı çizebilir, unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Efes Antik Kenti Kuşadası merkeze yaklaşık 20 km uzaklıktadır. Yurt dışında da oldukça popüler olan bu efsanevi kentin tarihi M.Ö. 6000’li yıllara dayanır. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne 2015 yılında dahil edilen Efes Antik Kenti Ege Bölgesi sınırlarında kurulmuş olan 12 büyük İyon kentinden de biri olma özelliğini taşır. 25.000 kişilik devasa tiyatrosu ve Celsus Kütüphanesi ile tarihte kültür ve sanatın başkentlerinden biri haline gelmiştir.
Efes Müzesi adından da anlaşılacağı gibi Efes Antik Kenti ve çevresinde yapılan kazılarda bulunan tarihi eserlerin sergilendiği bir yerdir. Müzenin içinde Artemis Heykeli, Isis, Mısır rahipleri ve tanrı heykelleri, antik çağdan Osmanlı dönemine kadar basılmış olan sikkeler ve Sokrates başı gibi eserler yer alır. Eğer özel aracınız yoksa Selçuk minibüsleriyle bu müzeye ulaşım sağlayabilirsiniz.
Hıristiyanlar tarafından kutsal kabul edilen ve 2004 yılında Papa tarafından kutsanmış olan Meryem Ana Evi Kuşadası’na 26 km uzaklıktadır. Hz İsa peygamberin annesi Hz. Meryem’in ölümüne kadar yaşadığına inanılan bu ev taş mimariye sahiptir. 19. yüzyılda bir rahibenin bu evi rüyasında görmesiyle keşfedilen mabet Katolik inancına sahip kişiler tarafından şifalı olarak kabul edilir.
Meryem Ana Evi’nin yer aldığı Meryem Ana Tabiat Parkı yaklaşık 360 hektarlık alanıyla Bülbül Dağı eteklerinde konumlanmıştır. Doğa gezilerinin yapılabildiği, bitki çeşitliliğinin çok olduğu bu parkta zeytin, fıstık çamı, servi, çınar ve kızılçam ağaçları yer alır. Özel olarak korunan bu alanda antik çağlarda inşa edilmiş çeşmeler ve heykellerin yanı sıra hediyelik eşya satan dükkanlar ve restoranlar vardır.
54 metre genişliğe ve 115 metre uzunluğa sahip olan Artemis Tapınağı UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmiştir. Antik çağın yedi harikasından biri sayılan bu tapınağın o yıllarda 127 sütunu olduğu ön görülür. Tahminen M.Ö. 550 yılında inşa edilen bu şaheser 1500 yıldır ayaktadır. Bazı tarihi kayıtlarda Diana Tapınağı olarak geçen tapınak oldukça önemli bir tarihi yapıdır.
Zeus mağarası Dilek Yarımadası Milli Parkı’nın girişinde yer alır. Kuşadası merkeze 26 km uzaklıkta olan bu mağaranın suyunun sıcaklığı her mevsimde 5 derecedir. 10 metre derinlik, 20 metre genişlik ve 600 metre uzunluğa sahip Zeus mağarasının sularında yıkanan Afrodit’in meşhur güzelliğine kavuştuğu söylenir. Bu mağaraya doğa yürüyüşleriyle ulaşabileceğiniz gibi tekne gezilerine katılarak da sularında yüzebilirsiniz.
Dünyanın en büyük üçüncü tapınağı olarak kabul edile Apollon Tapınağı M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiştir. Antik çağda kehanet merkezi olarak bilinen ve kutsal sayılan bu tapınak devasa sütunları, heykelleri ve Medusa heykeliyle oldukça etkileyici tarihi eserlere ev sahipliği yapar. İyon tarzında inşa edilmesi ve bölgede hakimiyet kuran çok sayıda medeniyet tarafından kullanılmasıyla antik çağın en popüler merkezlerinden biridir.
Kuşadası ve Ege Denizi’nin muhteşem manzarasını izleyebileceğiniz Yılancı Burnu 1. derece sit alanı olarak koruma altındadır. Bu sayede doğal güzelliklerini koruyabilen bölge Güvercinada'nın yanında uzanır. Alanda bulunan plaja şezlong, şemsiye gibi kendi malzemelerinizi getirerek muhteşem denizin tadını çıkarmanız mümkündür. Bu bölgeye ulaşmak için 10 dakika kadar yürüyebilir ya da Kuşadası merkezden kalkan dolmuşları kullanabilirsiniz.
Altın renkli kumlarıyla ün salmış olan Kadınlar Plajı Kuşadası merkeze 7 dakikalık mesafede yer alır. Adı kadınlar plajı olsa da herkesin yararlanabileceği bir formatta hizmet veren plaj çevresinde butik oteller, eğlence merkezleri, kafeler ve restoranlar vardır. Deniz sıcaklığı ve derinliği çocuklu ailelerin rahat bir tatil yapmasına olanak tanır.
Kuşadası merkez gezilecek yerler listesinin başında konumlanan Güvercinada Kalesi Barbaros Hayrettin Paşa tarafından tarihte korsan saldırılarından korunmak için tasarlanmıştır. Bu nedenle adı Korsan Kalesi olarak da bilinir. Kuşadası Körfezi’nde yer alan küçük ada üzerinde yer alan kalenin 360 derecelik manzarası muhteşemdir. Merkezden kaleye uzanan küçük yürüyüş yoluyla ulaşım sağlayabilirsiniz.
Güvercinada Kalesi’ne giden yürüyüş yolu üzerinde bulunan Güvercinada Plajı merkezde ve oldukça popüler bir konumdadır. Plaj dahilinde şemsiye, şezlong, tuvalet, duş, soyunma kabini kiralayabileceğiniz yerler vardır. Plajda kumsal olmasa da cam gibi denize merdivenle girebileceğiniz bir alan bulunur. Bir tarafı Güvercinada Kalesi diğer yanı Kuşadası olan bu plajdan muhteşem günbatımını izlemeniz mümkündür.
Yıllara meydan okuyan bir başka yapıt olan İsa Bey Camii’nin 1375 yılı civarında inşa edildiği düşünülür. Anadolu Beyliklerinin dini mabedi olan bu camiinin içi Selçuklu çinileri ile süslüdür. 16. Yüzyılda meydana gelen depremler esnasında yıkılan camii sonradan aslına uygun şekilde yeniden yapılmıştır. Hemen yanında bulunan Saint Jean Kilisesi ile dinler tarihine yakından tanıklık etmiştir.
Efes Antik Kenti’nin Ayasuluk mevkiinde en çok ziyaret edilen hazinelerinden biri olan olan Saint Jean Kilisesi, Aziz Yahya olarak bilinen ve Hz. İsa’nın 12 havarisinden biri olan St. John için inşa edilmiştir. Tahmini olarak 1. yüzyılda yapıldığı düşünülen kilisenin 6 kubbesi vardır. Zaman içinde depremler gibi birçok sebepten dolayı günümüze kadar az bir kısmı ayakta kalsa da Hıristiyan aleminin kutsal gördüğü mabetlerden biridir.
Aydın Kuşadası denilince akla ilk gelen yerlerden biri olan Kuşadası Çarşısı oldukça geniş bir alanı kapsar. Kışın araç trafiğine açık olan Sağlık Caddesi, Kahramanlar caddesi, Atatürk Bulvarı ve Kaleiçi gibi yerlerin yaz aylarında araç trafiğine kapatılmasıyla çarşı daha turistik bir yer halini alır. Restoranlar, eğlence mekanları, hediyelik eşya dükkanları gibi çok sayıda mekanı bu çarşıda bulabilirsiniz.
Adından da anlaşılacağı gibi Ayasuluk tepesinde yer alan bu kale 1375 yılında inşa edilmiştir. Bizans, Roma ve Yunan dönemlerinde kullanılan kalede 17 kule bulunur. Tuğla, taş ve devşirme malzemeler kullanılarak yapılmıştır. Aydınoğulları Beyliği’nin başkenti olan bu tepedeki kale içinde Efes’in tarihine ışık tutacak çok sayıda yapıt bulunmuştur.
Kuşadası merkeze 60 km uzaklıkta yer alan Milet Antik Kenti içinde tarihe ışık tutacak olan tapınaklar, tiyatro ve devasa sütunlar bulunur. Bu sütunlardan bazıları M.Ö. 2000’li yıllardan bu yana ayakta kalmıştır. Antik çağda bilim, felsefe ve sanatın başkenti halini almıştır. Balat Köyü sınırlarında bulunan bu kentin diğer adı da Miletos Antik Kenti’dir.
Turkuaz yeşili sularıyla ünlü İçmeler Koyu Kuşadası merkeze 25 km uzaklıktadır. Yaklaşık 600 metre uzunluğunda kumsalı ile hem deniz hem de kamp keyfi yapmak isteyenler için ideal olan bu koy Dilek Yarımadası Milli Parkı sınırları içerisindedir. Plaj kısmında şezlong ve şemsiye kiralayabileceğiniz tesisler bulunur. Çam ormanları arasında kamp yaparken dalgasız denizin de tadını çıkarabilirsiniz.
Yine Dilek Yarımadası Milli Parkı'nda bulunan bir başka koy olan Karasu Koyu dalış turlarının ana merkezidir. Berrak denizi sayesinde deniz canlılarını yakından izleme şansınız olur. Çadır kurup kamp yapabileceğiniz bu bölgede çam ormanlarının harika atmosferinde dinlenebilirsiniz. Şezlong ve şemsiye kiralayabileceğiniz işletmeler bulunan bu alan yeşille mavinin buluştuğu büyüleyici bir görünüme sahiptir.
Dilek Yarımadası Milli Parkı'nın en uzun kumsalı Aydınlık Koyu’nda yer alır. Tabiat parkının giriş kapısına 5 km uzaklıkta bulunan bu alanda deniz taşlıktır. Bu koya hem yürüyerek hem de tekne turlarıyla ulaşmanız mümkündür. Plaj malzemeleri kiralayabileceğiniz işletmeler vardır. Tabiat parkının tüm güzellikleri bu alana da yansımıştır.
Surların arasında yer alan konaklar, tarihi camii ve hamamlara ev sahipliği yapan Kaleiçi semti tarih kokan havasıyla oldukça büyüleyicidir. Taş mimarinin en güzel örneklerinin sergilendiği konakları ve Arnavut kaldırımlarıyla sizi geçmişe götüren bu yerde restoranlar, kafeler, el yapımı ürünler, yöresel kıyafetler ve hediyelik eşya dükkanları arasında yürüyüş yapabilirsiniz.
M.Ö. 400 yılında kurulan Magnesia Antik Kenti Yunan tanrısı Apollon’un kehanetlerine göre inşa edilmiştir. Kuşadası’ndan yarım saatlik uzakta bulunan bu Antik kent M.S. 1300’lü yıllarda yıkılmıştır. Kentte bulunan surlar 1,5 km uzunluğundadır. Bazı bölümleri hala ayakta duran 30.000 kişilik tiyatro ve Artemis kutsal alanı bu alanda görülmesi gereken yerlerdendir.
Kuşadası Davutlar bölgesinde bulunan bu plaj ince kumlu uzun sahili, turkuaz rengi deniziyle büyüleyicidir. Çevresinde bulunan çam ormanları sayesinde hem ailenizle piknik yapıp hem de denize girme imkanı bulabilirsiniz. Bazı tatilciler çadırlarını getirerek bu alanda konaklama da yapabilir. Merkeze 15 km uzaklıktaki bu plajda dinlenmeniz için tüm olanaklar bulunur.
Kuşadası’nın meşhur yerleri listesinin başında gelen Davutlar Milli Parkı merkeze 28 km uzaklıktadır. Mesire alanı olan bu parkta tuvalet, su gibi imkanlar bulunur dolayısıyla piknik ya da kamp yapmanız mümkündür. Sahil kısmında yer alan plaj bölümü kum ve çakıl karışımıdır. Ahşap seyir terası olan kampta Ege Denizi’nin panaromik fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Kuşadası’nın Güzelçamlı beldesinde bulunan Panionion Antik Kenti M.Ö. 800’lü yıllarda inşa edilmiştir. Günümüzde sit alanı olarak korunan kentte yerleşim alanları, sunaklar, tapınaklar ve tiyatrolar bulunur. Dilek Dağı’nın eteklerinde konumlansa da denize hakim bir konumu vardır. Bu bölgeye yapacağınız gezilerde hem tarihi hem de doğa temalı çok sayıda fotoğraf çekebilirsiniz.
Sadrazam Konevi Mehmet Paşa tarafından 1617 yılında inşa ettirilen Kaleiçi Camii Kuşadası merkezde yer alır. Ünü Aydın sınırlarını da aşmış olan bu yapı klasik Osmanlı mimarisini yansıtır. Sağlam duvarları, sade iç döşemesiyle huzur dolu bir atmosfer sunan camii günümüze kadar sağlam kalmayı başarmıştır. Tek kubbesi olan camii halen aktif olarak kullanılır.
Adını 6 km boyunca uzanan sahilinden alan Kuşadası long beach yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktasıdır. Çevresinde çok sayıda kafe ve restoran bulunan bu plajda aynı zamanda su sporu merkezleri de vardır. Arzu ederseniz plajda tüm gün vakit geçirdikten sonra gün batımını da izleyerek güne veda edebilirsiniz.
Kuşadası merkezi yaklaşık olarak 10 dakika uzaklıktaki bulunan yeşil plaj sakin bir koyda yer aldığı için rahat yüzebilme imkanı sunar. Aynı zamanda mavi bayrak sahibi olan bu plajın içinde yer alan şezlonglar ve çardaklarda rahatça vakit geçirebilirsiniz. Dalış yapmaya da oldukça uygun bir atmosfere sahip olan plaj çocuklu aileler için de oldukça uygundur.
Tarihte Pergamon Krallığı'nın en önemli şehirlerinden biri olan Priene ören yeri M.Ö. 2000 yıllarında yapılmıştır. Merkeze 40 km uzaklıkta bulunan bu kent tarihi hazineleri ile ünlüdür. Düzenli bir yapılaşmaya önem verilmiş olan şehirde grid sistem kullanılarak sokaklar 3,5 metre genişliğinde inşa edilmiştir. Demeter tapınağı Olympos tapınağı ve Athena tapınağı bu muhteşem kentte görebileceğiniz yapılardan bazılarıdır.
Adını antik çağın doğurganlık tanrıçası Demeter erdem alan bu tapınak 4,5 metre uzunluğunda ve 17,5 metre genişliğindedir. Giriş kısmında 2 adet oldukça büyük rahibe heykeli bulunur tapınağın içinde elinde mısır sepete bulunan tanrıça Demeter heykeli ve tanrılara kurban sunulan sunaklar yer alır. Bu tapınak tarihi atmosferinin yanı sıra harika manzaralar da sunar.
Sadece bir turizm cenneti olmayıp tarihi yapılarıyla da ünlü olan Kuşadası'nda bulunan Hatice Hanım Camii 17. yüzyılda inşa edilmiştir. Kare bir planlamaya sahip olan camide taş ve tuğla malzemeler kullanılmıştır ve sade iç süslemeleri muhteşem bir atmosfer sunar. Halen aktif olarak kullanılan cami Adnan Menderes bulvarı üzerinde bulunur.
Atatürk yolu üzeri Pilav Dağı eteklerinde yer alan Andız Kulesi taş, tuğla ve Horasan harcı kullanılarak inşa edilmiştir. Kulenin tam olarak ne zaman inşa edildiği bilinmese de 1423 yılında bölgeye gelen Osmanlılar bir süre kullanarak yanına namazgah inşa etmişlerdir. Kule uzun bir süre korunma amacıyla gözetleme kulesi olarak kullanılmıştır.
Kavaklıburun Koyu ile Kalamaki Koyu arasında bulunan Olukdere Kanyonu 5 km uzunluğa sahiptir. Bitki zenginliği, küçük şelaleleri, endemik bitki türleri ve sarp kayalıklarıyla benzersiz doğa manzaraları sunan bu kanyon dağcılık ve kampçılık gibi aktiviteler yapılabilir. Bu alanda yürüyüş yaparak harika doğa fotoğrafları çekebilirsiniz.
-
Necati Korkmaz Mikro Minyatür Müzesi
Kuşadası gezilecek yerler arasında bulunan bu müze 2018 yılında açılmıştır. Mikro boyutlarda üretilmiş saat, karınca avcısı, saç telinde kuşlar gibi çok sayıda objeyi görebilirsiniz. Her objenin başında büyüklüğüne bağlı olarak büyüteç ya da mikroskop bulunur. Türkiye’nin ilk ve tek minyatür müzesi olan bu muhteşem yeri ziyaret etmeden önce ziyaret saatlerine dikkat etmeniz faydalı olabilir.
Güvercinada Kalesi’ne giden yürüyüş yolunun sol tarafında kalan Papaz Hamamı Plajı sessiz sakin bir kumsaldır. Tamamı kumdan oluşan yapısı, masmavi deniziyle yerli ve yabancı turistlerin gözdesidir. Plaj çevresinde bulunan restoran ve kafelerden yararlanabilirsiniz. Şemsiye ve şezlong kiralama imkanı da bulunan bu alan oldukça merkezi bir konumda bulunması sebebiyle yürüyerek de ulaşım sağlayabilirsiniz.
-
Kuştur Plajı (Pygela Plajı)
Kuşadası Kuştur mevkiinde bulunan ve adını buradan alan plaj mavi bayrak ödüllüdür. 1 km uzunluğundaki kumsalı, çam ormanlarıyla çevrili doğası, otellere, restoran ve kafelere olan yakınlığı sayesinde oldukça ünlü bir plajdır. Plaj Kuştur merkeze 10 dakikalık mesafededir. Ailenizle birlikte keyifli bir vakit geçireceğiniz bu plajda deniz ve kumun tadını çıkarabilirsiniz.
Kuşadası’nın en büyük parklarından biri olan Kasım Yaman Parkı 2180 m² alana kuruludur. İçinde çocuk oyun alanları, yürüyüş yolları, spor sahaları ve dinlenme alanları bulunan bu park merkez Kemal Arıkan sokakta konumlanır. Taştan yapılmış bazı eserlerinde sergilendiği park yerli halkın dışında turistlerin de soluklanmak için uğradığı bir durak haline gelmiştir.
359 km uzunluğa sahip Çine Çayı Kuşadası merkeze 97 km uzaklıktadır. Yaz aylarında kano gezileri yapılan bu yerde bitki çeşitliliği ve doğal yaşam büyüleyici bir şekilde gözünüze çarpar. Muğla Yatağan’dan başlayan çay Karagedik Dağları’nı aşarak Büyük Menderes Nehri’ne dönüşür. Zengin balık çeşitleri, kamp alanları, antik çağlardan kalma eserleriyle gezilip görülmesi gereken yerlerin başında gelir.
Efes Antik Kenti’nin içinde yer alan Aziz Yohannes Bazilikası en çok ziyaret edilen alanlardan biridir. M.Ö. 6. yüzyılda inşa edilen bazilika İncil’in yazarı ve Hz. İsa’nın havarilerinden biri olan Aziz Yuhanna adına yaptırılmıştır. Kutsal Havariler Kilisesi’nin mimarisi örnek alınarak tasarlanan bu yapı yabancı turistler tarafından büyük ilgi görür.
Dilek Yarımadası Milli Parkı içinde yer alan Kurşunlu Manastırı Davutlar beldesine yaklaşık 12 km uzaklıktadır. Rahip ve keşişlerin dönemin baskılarından kurtulmak için deniz seviyesinden 600 m yüksekliğe inşa ettiği bu manastırda mezarlık alanı, yemekhane, keşiş odaları ve küçük kilise bulunur. Savunma duvarları ise manastırın amacını yansıtan en nemli kanıtlardan biridir.
Kuşadası’nın en güzel plajlarından biri olan Pamucak Plajı merkeze 13 km uzaklıktadır. Mavi bayrak sahibi bu plaj hem milli parklara hem de antik kentlere oldukça yakındır. Bu bakımdan denizden sonra keyifli yürüyüşler yapabilir, civardaki tarihi yapıları ziyaret edebilirsiniz. At safarileri ve ATV gezileri yapabileceğiniz plajın deniz suyu sıcaklığı da çocuklu aileler için idealdir.
Kuşadası’nda eğlenceye vakit ayırmak isteyen kişilerin ilk adresi olan barlar sokağında birbirinden farklı eğlence mekanı yer alır. Gündüz deniz, kum, güneşin tadını çıkardıktan sonra gece ister deniz manzaralı ister DJ performanslarının yer aldığı eğlence mekanlarında müziğin tadını doyasıya çıkarabilirsiniz. Sabahın ilk saatlerine kadar süren eğlence esnasında Ege ve Akdeniz mutfağından lezzetleri de tatmanız mümkündür.
Apollon Tapınağı’na ev sahipliği yapan Didyma Antik Kenti yapıldığı döneme ait sunakları, Medusa heykeli ve yaşam alanlarıyla harika bir yapıttır. Antik dönemde yaşamış Yunan tanrısı Zeus ve Leto’nun oğlu Apollon adına yapılmış çok sayıda eser bulunur. Günümüze kadar ayakta kalmış olan yapıların arasında gezerken kendinizi tarih sahnelerinden birinde hissedebilirsiniz.
-
Kuşadası İbramaki Sanat Galerisi ve Kültür Evi
400’den fazla etkinliğe ev sahipliği yapan İbramaki Sanat Galerisi ve Kültür Evi 19. Yüzyılda inşa edilmiştir. 2009 yılında restorasyondan geçirilen galeride seramik sergileri, fotoğraf, resim ve heykel gibi çok sayıda eser bulunur. Yaratıcı drama, şiir ve müzik dinletileri gibi sanata dair birçok etkinlik burada yapılır. Galerinin yer aldığı konakta farklı odalardaki etkinlikler arasında geçiş yapabilmeniz mümkündür.
Kamp yaparak denizin tadını çıkarabileceğiniz alanlardan biri olan Kavaklıburun Koyu, yeşlle mavinin bir bütün olduğu yerlerden biridir. Özellikle dalış yapmayı sevenlerin tercih ettiği bu koyda birbirinden muhteşem deniz canlılarını gözlemlemeniz olasıdır. Ormanlar arasında gizlenmiş olan bu koyda denizde serinlerken ağaçlar arasında dinlenebilirsiniz.
-
Gebekirse Gölü Milli Parkı
Kuşadası merkeze 16 km uzaklıkta yer alan Gebekirse Gölü Milli Parkı sessiz ve huzurlu bir tatil geçirmek isteyenlerin uğrak noktasıdır. Parkın tertemiz havasında doğa yürüyüşleri yaparak ruhunuzu dinlendirebilirsiniz. Onlarca kuş türüne ev sahipliği yapan bu doğa harikası yerde bulunan göl balık çeşitliliği bakımından da zengindir. Bu parkta muhteşem manzaralar yakalayarak unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz.
Kuşadası’nın Güzelçamlı mevkiinde yer alan Venüs Plajı oldukça merkezi bir konumdadır. Yazlıkların çok olduğu bu bölgede daha çok yerli halk ve yazlık sahipleri olduğu için nispeten sakin bir atmosfer sunar. 400 m uzunluğundaki kumsalı ve sığ denizi ile çocuklu aileler için idealdir. Plaj bünyesinde şezlong, şemsiye, soyunma kabini ve duş imkanları vardır.
Kuşadası merkezin popüler mekanlarından biri olan Güvercinli Park Kuşadası Feribot Limanı’nın yanında bulunur. Yerli yabancı turistlerin yanı sıra feribot yolcularının da soluklanmak için mola verdiği parkta yürüyüş yolları, çay bahçeleri, restoranlar, çocuk oyun alanları yer alır. Park genellikle yaz aylarında ve akşam saatlerinde yoğun olabilir.
-
Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı
1618 yılında inşa edilen Öküz Paşa Mehmet Paşa Kervansarayı Kuşadası Yat Limanı’nın karşısında konumlanır. Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan bu yapı dikdörtgen bir avluya ve kesme taşlardan oluşan kalın duvarlara sahiptir. Bir dönem restorasyon geçiren yapının içinde taş odalar ve revaklı iç mekanlar vardır.
Gazi Beğendi Tepesi adını Mustafa Kemal Atatürk’ün Kuşadası’nı ziyaretinden sonra almıştır. Gazi’nin 1924 yılındaki ziyareti esnasında manzarasını çok beğenmesiyle bu adı alan tepede bölgenin panoramik fotoğraflarını çekebilmeniz mümkündür. Bu alanda çay bahçeleri, kafeler, seyir terası ve devasa Atatürk Anıtı yer alır. Belediye tesislerinin açık ve kapalı alanlarında dinlenerek yaz ya da kış fark etmeksizin manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Kuşadası’na gitmişken sahili turlamadan olmaz. Denize paralel yürüyüş yollarında gün batımını izleyerek vakit geçirdikten sonra dondurmacılar, restoranlar ve kafelerde dinlenme imkanı bulabilirsiniz. Sahile kurulan ve hediyelik eşya satan tezgahlardan Kuşadası’nı hatırlatacak ürünler almanız mümkündür.
-
Oleatrium Zeytin ve Zeytinyağı Tarihi Müzesi
Ege Bölgesi’nin en önemli ürünlerinden biri olan zeytinyağının tarihinin sergilendiği bu müzede oldukça zengin bir koleksiyon yer alır. Çok sayıda sergi salonu bulunan müzede zeytin ve zeytinyağının tarihi serüveni, zeytinyağı yapımında kullanılan malzemeler sergilenir. Müzeye ait olan satış mağazasından kendinize ve sevdiklerinize zeytinyağı alabilmeniz mümkündür. Müze haftanın belirli günleri ziyarete açıktır. Gitmeden önce günleri ve saatleri doğru öğrenmeniz faydalı olur.
Kuşadası başta olmak üzere çevredeki Yunan adaları dahil geniş bir alan için manzara sunan Sevda Tepesi Kese Dağı eteklerine kadar uzanır. Tepede bulunan çay bahçelerinde manzarayı izlerken aynı zamanda çayınızı yudumlayabilirsiniz. Seyir terası, restoranlar ve yürüyüş yolları dışında yaz aylarında konser, tiyatro gibi çok sayıda etkinliğin düzenlendiği bir amfi tiyatro yer alır. Tepenin manzarası hem gündüz hem de gece görülmeye değerdir.
Mubadele sonrası bölgeden göçen Rumların taş mimariye sahip evlerinin yer aldığı bu köye genellikle günübirlik geziler düzenlenir. Organik ürünlerin kullanıldığı köyde köy kahvaltısı yapabilir, Ege lezzetlerini tadabilirsiniz. Özellikle yöresel otların ve zeytinyağının kullanıldığı yemeklerin tadını unutamamanız mümkün. Bu nedenle gastronomi severler de sıklıkla köye akın eder.
M.Ö. 300 yıllarında inşa edilen Keçi Kalesi deniz seviyesinden 300 m yükseklikte konumlanır. Alaman Dağları’nın tepesinde yer alan kale devasa kuleleriyle dikkat çeker. Sur duvarlarında Bizans dönemine ait işaretleri görebilmeniz mümkündür. Kaleye yürüyerek ulaşmak isterseniz zorlu bir parkuru göze almanız gerekebilir.
Konaklama bakımından da zengin bir içeriğe sahip olan Kuşadası’nda birbirinden farklı konseptte hizmet veren Kuşadası otelleri arasından istediğinizi seçerek harika bir tatil deneyimi yaşamanız mümkündür.